A- Tahsil ve 6183 Sayılı Yasanın Genel Özellikleri
Bu kanun aşağıdaki konu başlıklarını ayrıntılı bir biçimde tanımlamaktadır.
1- Tahsilin Anlamı ve Kapsamı
2- Kamu Alacağını Güvence Altına Alan Önlemler
3- Tecil, Tehir, Gecikme Zammı
4- Ödeme Emri ve Sonuçları
B- Ödeme ve Çeşitli Vergi Uygulamalarında Ödeme
C- Zamanaşımı
1- Tarh Zamanaşımı
Vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarihi izleyen yılın başından itibaren 5 yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergiler zaman aşımına uğramaktadır. Vergi Usul Kanunumuzun 114. maddesinde düzenlenmiştir. Takdire gidilmiş olması, belirli sınırlamalar çerçevesinde zamanaşımını en fazla bir yıl durdurmakta ve zamanaşımı süresi, bu durdurma süresi kadar uzamaktadır.
2- Tahsil Zamanaşımı
Kamu alacağının vadesini izleyen yılın başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilemeyen kamu alacağı zamanaşımına uğramaktadır. Rızai ödemeler kabul edilmektedir. Tahsil zamanaşımı, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’da düzenlenmiştir. Zamanaşımını durduran ve kesen haller mevcuttur.
3- Cezalarda Zamanaşımı
VUK’un 374. maddesinde, cezalarla ilgili zamanaşımı süresi düzenlenmektedir.
i) Vergi ziyaı cezası ile özel usulsüzlük cezalarında zaman aşımı süresi:
- Vergi ziyaı cezasında; cezanın bağlı olduğu vergi alacağının doğduğu takvim yılını izleyen yılın birinci gününden başlayarak beş yıl olarak belirlenmiştir.
- VUK’un özel usulsüzlükler ve cezaları, bilgi vermekten çekinenler ile mükerrer 355. maddeleri uyarınca kesilecek cezalarda; usulsüzlüğün yapıldığı yılı izleyen yılın birinci gününden başlayarak beş yıldır.
ii) Usulsüzlükte, usulsüzlüğün yapıldığı yılı izleyen yılın birinci gününden başlayarak iki yıldır.
Vergi ziyaı cezası ile usulsüzlüğün birleşmesi durumunda; kesilecek cezanın, vergi ziyaı cezası için belli edilen zamanaşımı süresi içinde uygulanması yoluna gidilmektedir.
Yukarıda belirtilen süreler içinde ceza ihbarnamesi tebliğ edilmesi halinde, zamanaşımı kesilmiş olmaktadır.
D-Terkin ve Terkin Halleri
1- Doğal Afetler Nedeniyle Terkin
Deprem, su baskını, zarlı böcek istilası, yangın gibi doğal afetler ve bunlara benzer afetler sonucunda zarara uğrayan mükelleflerin vergi borçları ve cezaları, belirli koşullar çerçevesinde terkin edilebilmektedir. Koşullar; VUK’un 115. maddesinde ve AATUHK’un 105. maddesinde yer almaktadır. Bu koşullar aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
1. Varlıklarının en az üçte birini kaybeden mükelleflerin bu afetlerin zarar verdiği gelir kaynakları ile ilgili bulunan vergi borçları ve vergi cezaları;
2. Mahsullerinin en az üçte birini kaybeden mükelleflerin, afete maruz arazi için zararın tahakkuk ettiği hasat ve devşirme zamanına tesadüf eden yıla ait olarak tahakkuk ettirilen Arazi Vergisi borçları ve vergi cezaları;
Maliye Bakanlığınca zararla mütenasip olmak üzere, kısmen veya tamamen terkin olunur. Maliye Bakanlığı terkin yetkisini mahalline devredebilir. Zarar derecesini ve ilgili bulunduğu gelir kaynağını mahalli idare heyetleri yaptıracağı tahkikat üzerine tespit eder.
2- Hataların Düzeltilmesi Sonucu Terkin
Vergi ve vergilendirme hataları sonucu, hatalı istenen vergi tutarının kayıtlardan çıkartılmasıdır.
3- Yargı Kararları Sonucu Terkin
Mükellefin lehine yargı kararları sonucu, mükelleften istenen vergi tutarlarının kayıtlardan çıkartılmasıdır.
4- Tahakkuktan ve Tahsilden Vazgeçme
Tahakkuku ve tahsili cihetine gidildiğinde, katlanılacak masraf ve zahmetin, sağlanacak faydayı aşması nedeniyle, belirli tutarları aşmayan alacakların tahakkuku veya tahsilinden vazgeçilmesi söz konusudur.
5- Mali Af Uygulamaları
Tahsilatın hızlandırılması, yargı yükünün azaltılması, birikmiş dava dosyalarında sulh yolunun açılması gibi çeşitli nedenlerle başvurulan uygulamalara başvurulabilmektedir.
6- Diğer Haller (Mahsup, Takas, Ölüm vb.)
Vergi alacağını sona erdiren haller ve vergi hukuku konusu ile ilgili sorularınızı uzman vergi hukuku avukatı ile görüşmek için aşağıdaki bölümden online avukat görüşme randevusu oluşturabilirsiniz.
Comentários